29 Eylül 2010 Çarşamba

Yine pes ediyorum

Korkularıma yenik düşüp duydularımı sana söyleyemesemde anladım ki benim sana hislerim ile senin bana olan hislerin aynı değil. Hatta yakın bile değil.

Şimdi bir arabesk şarkı çalar yandaki binadaki tekstil atölyesinin içinde yayılır gürültüsü buralara kime ve neden yazıldığı bir kenara, henüz duymasam da sana itaf ediyorum bu şarkıyı.

Bazen mutsuzken yada sinirliylen içimden ellerimden ateş topları çıksa da her yeri yaksam diye düşünürken sana kıyamıyorum. Sen benim seni sevdiğimi bilmiyorsun ki. Ben bir korkak, seni kaybetme korkusuna sana duygularımı söylemedim.

İlk defa korkularıma yenik düşüyorum. Bu reddedilme yada başka birşey değil. Sadece kaybetme korkusu sen öyle yanımda dur ben hiçbirşey söylemeden seni seyredeyim istiyorum. Sen konuş ben seni dinlerim. Sözlerin bazen canımı acıtsada seni dinlemek sevktir benim için.

--

Artık yazmayacağım senin için. Duygularım canımı acıtsa da artık mutluluk istiyorum. Artık mutlu, sevinçli umut dolu şeyler yazmak istiyorum. Tamam belki içinde sen olmayacaksın ama olsun.